Friday, March 18, 2016

Uluer’in, Pen-Ek Rataranuang ’a, Beyninden Vurulmuş halde, tepetaklak yazdığı mektuptur





Pen-Ek Rataranuang, Head Shot (Beyninden Vurulmuş, 2011)





Uluer’in,  Pen-Ek Rataranuang[1]’a, Beyninden Vurulmuş halde, tepetaklak yazdığı mektuptur



- Karaokeyi severim, kökleri gökyüzünde ağaçları ve perileri.



Sevgili Pen,

sana rastladım

rastlamak kapıp çalmak demektir buralarda

seni kaptım, seni çaldım

hayatın bir bildiği olmalı

beynimden vurup

basbayağı büktün beni

basbayağı evirildim

alacalandı mı üzüm durmaz yürür şaraba

sonrası mı şiir kerim

bir rüyaya koyuldum sanki uzun ve ince.



Evrendeki Son Yaşam, kalecik karamdır, öküzgözüm.



Kızılırmağı bilir misin

gökyüzünde doğmuş abdalın biridir

onun kalbinden ne geçiyorsa Pen

Hayalet Dalgaları’nın kalbinden de onlar geçiyor, bilesin

kertenkelelerin kanununda ne varsa

durmayarak durmak, bunun üslubu, bunun renkleri

Kenji’nin kanununda da var

bildim, işin şarap damıtmak senin

kalpleri sulamak

aşağıları yukarılayıp yukarıları aşağılamak

bu bir raks, bu bir gökyüzü kayığı

belki de bir tilt makinesidir

gördüm

gökyüzü eşrafından Kıristofer[2]

bir büyük ormanda yaşayan karatavuğun teki de diyebiliriz pekala

uyuklayan taşı toprağı alıp bir güzel çiğnemiş kalbiyle

şıra yapmış

hayatın yanağına gamze yapmış

alaycı tebessüm anıtı kasvetin ortasına

bıraktığı lezzeti

olsa olsa Evrenin Sonundaki Restoran[3]a gidip

Büyük Çöküş’[4]e bakarken yaşadığım o karşı, o ters lezzetle kıyaslayabilirim

Tul, demokrasinin bittiği yerde esaslı bir yumruk, of

bıçağa sevdalı canım bir ten, of

şiir hızında alacalı bir kurşun, of

kimi zaman böyle anlaşırız birbirimizle

öyle değil mi sevgili Pen!



Bozunup gidiyoruz

savrulup gidiyoruz

sürüklenip gidiyoruz

yaprağın bir bildiği olmalı

gidip ağaclara, rüzgara sormalı

diyorlar: bir şey ne kadar ihtimalsizse

yapamayacağı hiçbir şey yoktur tıpkı hayat gibi

ummandan, o büyük gölden şartlı tahliye işte

senin şu tatlı Noi, sonra onun kardeşi Nid

bir nesil daha yeniden başlıyor

burada kalmak tehlikeli ve yasaktır diye bir oluş emre sarılı

anladım ki alacalı ve sıracalı bir memleketimiz var kaburgalarımızın altında

at, at olmanın

kaplan, kaplan olmanın

insan, insan olmanın mağlubu.



Nehirdir zaman

dağları söküp söküp varoluş sahanlığına taşır

çünkü yeniden, yeniden karılıyoruz

çünkü bu gitmelerimiz günün birinde gelmek olacak

tutku der kimileri buna, oyun der, yaşama uğraşı[5]

ipini kopartmış canım o uçurtmaya soracak olursan

ölümün tersi doğum değil

ihtirastır[6], adamım, safkan at, ihtiras

sen çok yaşa emi, Pen.



Ben seninle ilerilere gittim, çok ilerilere, gerilere

rüzgarda dal budak salmaları

kökleşip yerleşmeleri göremezsin

ben o rüzgara

kırlangıçlar çağırdı da hayır mı dedim

ben o göğe gittim

irili ufaklı bir sürü ırmakta yıkandım

upuzun şiirlerde, Düzenbaz[7]ın birinin zihninde

dünya bir bütünken konuşmaya ihtiyacı yoktur sevgili Pen, bilirsin

ne zaman bir yerimiz ağrır

orası konuşmaya başlamıştır

ben o dile gittim

kainatın ağrıyan yeri insana

zarlar yuvarlanıyor henüz, zarlar gelmedi

dişleyip dişlenmeye

kimi zaman birisiyle iletişim kurabilmenin tek yolu onu öldürmektir, diyordu Kapote

ben bukalemunlar için müziğe[8] gittim

şiir yazabileceğime yumruk atabilmek isterdim, diyen Gökçenur[9] bir şaire vardım

yapıp ettiğimiz dünya karışmış havaya

karışmış suya

karışmış söze ve sükuta

yapıp ediyor her şeyi

o diyalektiğe gittim ben

senalar olsun çam ağacının hışırtısına, elmanın çekirdeğine.



Pen,

zihin, bilinç ve göz arasında kapalı gişe birer film olan hayatlarımız

evren hakkında birer evren olan çığlıklardır tıpkı senin filmlerin gibi

ölümden daha doğumcul

doğumdan daha ölümcül bir film var mıdır

herkes toplasın bakalım iç açılarını

bir sığırcık ediyor mu acaba

biz, icabında kuş

icabında kuark yıldızın birinde

icabında aşkın ve devrimin işçisi

biz bir var, bir yok

biz kavga ve elveda!



Mahsus şiir eder gözlerinden öperim, sevgili Pen.



Uluer Aydoğdu



Cazkedisi, sayı 1, Nisan 2015.





[1] Taylandlı yönetmen. Head Shot (Beyninden Vurulmuş, 2011), Last Life in the Universe (Evrendeki Son
  Yaşam, 2003), Invisible Waves (Hayalet Dalgalar,2006),  Nymph (Orman Perisi, 2009) filmlerinden bazıları.   
  Christopher (Doyle),  Evrendeki Son Yaşam filminin görüntü yönetmeni. Kenji, Noi ve Nid, Evrendeki Son  
  Yaşam filminin kişileri.

[2] Pen-Ek Ratanaruang ve görüntü yönetmeni deyince akla ilk gelen isimlerden olan Christopher Doyle.

[3] Douglas Adams'ın Otostopçunun Galaksi Rehberi serisinin ikinci kitabı, 1980.

[4] Big Bang’in (Büyük Patlama) tersi, Big Crunch ( Büyük Çöküş).

[5] Yaşama Uğraşı, Cesare Pavese.

[6] Tennyse Williams.

[7] Ploy (Düzenbaz, 2007), Pen-Ek Ratanaruang,

[8] Bukalemunlar İçin Müzik, Truman Capote, Remzi Kitabevi, 1990.


[9] Gökçenur Ç.















No comments: